Roberto Bolano Şili'nin Santiago kentinde doğar. Güney Amerika doğumlu yazar, gençlik yıllarını Meksika'da geçirir. Yirmi yaşında Avrupa'ya giderek Katalonya'ya yerleşir. Geçimini bekçilik, mevsimlik işçilik, bulaşıkçılık gibi işlerden sağlarken bir yandan şiirler ve romanlar kaleme alır. Elli yaşında 2003 yılında Barcelona'da genç yaşta hayata gözlerini yumar. 1990'lı yıllarda yazar kırk yaşında iken şansı döner ve romanları basılmaya başlar. Yazar, kendi kuşağıma yazdığım bir aşk mektubu diye tanımladığı "Vahşi Hafiyeler" romanıyla Latin Amerika'nın Nobel'i olarak adlandırılan Ramulo Gallegos ödülünü (1999) alır. Yazarın Can Yayınlarından yayınlanmış ve dilimize çevrilmiş romanları; Lümpen Roman (2016), Katil Orospular (2017), Mösyö Pain (2017) ve Tılsım (2017) dır.
Romanı okuduktan sonra, Latin Amerika ülkelerinde yaşanan gelişmeler ve edebiyat eserleri ile ilgili biraz okumak istedim, ve şunlarla karşılaştım; "Latin Amerika ülkelerinin yaşadığı toplumsal ve siyasal olaylar "Siyasi ve askeri darbeler, bitmeyen iç savaşlar " etkisinde bu ortama tanıklık eden edebiyat yazarlarının tanıklıklarını farklı tarzda öyküleştirmesini sağlayarak " Latin American Boom" edebiyat patlaması olarak dünyaya yayılır." Önemli örneklerinden biri olan "Uzak Yıldız" romanı yazarı Roberto Bolano da 1970'li dönemlerin bir genci olarak, Meksika'dan Devlet başkanı Allende 'yi desteklemek için ülkesi Şili'ye gitmek üzere yola çıkar. Şili'ye vardığında (Eylül 1973) General Pinotchet 'nin iktidarı ile karşılaşır. Pinotchet karşıtı direnişe katılmaya karar verir ancak tutuklanır. Onbir gün sonra polis olan arkadaşının yardımıyla tutukluluktan kurtulur ve Meksika'ya döner. "Uzak Yıldız" bu gerçeklilik içinden oluşmuş ve yazılmış bir roman diyebilirim. Bu konuda daha fazla bilgi almak isteyenler için bu linki okumanızı öneririm.
🔗http://t24.com.tr/k24/yazi/latin-amerika,817.
🔗http://t24.com.tr/k24/yazi/latin-amerika,817.
Roman'nın konusuna gelince; Anlatıcı "1971 yılında Allende dönemi (Şili devlet başkanı) Caros Wieder'i görmüştüm, cümlesi ile romana başlıyor. "O zamanlar adı Alberto RuizTagle idi. Alberto, Stein'in şiir atölyesine aynı yıl kaydolmuştu. Stein'e göre şiirleri fena değildi". On yedi ile yirmi üç yaşlarında Edebiyat fakültesinde okuyan bir grup genç güneydeki Concepcion kentinde Juan Stein şiir atölyesine gelip giderken kendilerinden farklı bir genç ile karşılaşırlar. Alberto onlar gibi üniversitede okumamış, alaylı, şiirle ilgilenen, iyi giyimli ve gizemli biridir. Şili'de şairlerin, edebiyatçıların birbiriyle kavgası sürerken, Carlos daha doğrusu Alberto şiirleri eleştirildiğinde sakin kaldığı için şiirleri kendinin değilmiş hissini uyandıran, asla metinlerini savunmayan, herkesler yurtta kalırken o merkezde perdeleri hep kapalı bir apartman dairesinde kalır. Grubun popüler ve güzel kızları olan İkizler Germendia kardeşler de ona hayrandır, hatta aşıktır. Tombul Tıp fakültesinde okumaktadır. Germendia kardeşler kadar güzelliği ile popüler değildir ancak akıllıdır. Carlos Wieder'in şiirlerinin kendisinin olmadığını ve onun Şili şiirinde devrim yapamayacağını inanır, çünkü onun göründüğünden farklı çelik gibi bir iradesini olduğunu söyler. Bibano ve anlatıcı Germendia kardeşlerden hoşlandıkları için Alberto'dan hoşlanmamaktadırlar, Anlatıcının en yakın arkadaşı Bibiano bütün roman boyunca bir muamma olan Alberto Luis Tagle'nin yada Carlos Weber'in en iyi takipçisidir ve anlatıcıya onun hakkında duydukları ile ilgili mektuplar yazar.
Ülkede darbe olur, sokağa çıkma yasağı başlar, hayatlar dağılır. Korkunç bir dönem başlar. Germendia Kardeşler Şili'yi terk etmezler ancak, yaşadıkları şehir Concepcion'dan ayrılırlar. Nacimiento 'ya giderler ve orada yaşamaya başlarlar. Romanın bu bölümünde Carlos Wieder birden bir katile dönüşür, Germendia kardeşleri ziyarete Nacimiento'ya gider ve onları gözünü kırpmadan öldürür.
Değişimle birlikte herkesler anlatıcı dahil tutuklanır. Carlos Wieder ise bir hava subayı, pilottur artık. Kullandığı uçak Messerschmitt 109 avcı uçağı'dır. Sanki ikinci dünya savaşı geri dönmüştü - bu söylem ironiktir- buda Şili'ye nasip oldu, denir. Carlos, duman ile gökyüzüne İncil'den yazılar yazar. Carlos bu dönemde adeta yıldızlaşır ve Şili'nin huzursuz ruhlarının hayranlığını kazanır.Yeni bir dönem başlamıştır....Bundan sonra Anlatıcı ve arkadaşı Bibano'nun Carlos Wieder'i takibi onunla ilgili yayılan söylentiler üzerinden devam eder. Bibano ve anlatıcı Germendia kardeşlerin ölümünden sonra karşılaştıkları Tombul'dan ortadan aniden kaybolan Alberto Luis Tagle'in medyada çıkan fotoğraflarından Carlos Wieder ile aynı kişi olduğunu öğrenirler....
Carlos Wieder, General Pinochet diktatörlüğünde yıldızlaşır. Carlos Wieder bir şair midir?, bir katil midir? İşkenceci midir? yoksa hepsi birden midir? şüphesi içinde romanı okurken Şili'nin yakın tarihini ve bir neslin hayatını, Roberto Bolano anlatımıyla belirsizlik, söylentiler, merak ve adeta sisli bir ortam içindeymişiz gibi çokça hikaye ile birlikte okuyoruz.
İyi okumalar..
Değişimle birlikte herkesler anlatıcı dahil tutuklanır. Carlos Wieder ise bir hava subayı, pilottur artık. Kullandığı uçak Messerschmitt 109 avcı uçağı'dır. Sanki ikinci dünya savaşı geri dönmüştü - bu söylem ironiktir- buda Şili'ye nasip oldu, denir. Carlos, duman ile gökyüzüne İncil'den yazılar yazar. Carlos bu dönemde adeta yıldızlaşır ve Şili'nin huzursuz ruhlarının hayranlığını kazanır.Yeni bir dönem başlamıştır....Bundan sonra Anlatıcı ve arkadaşı Bibano'nun Carlos Wieder'i takibi onunla ilgili yayılan söylentiler üzerinden devam eder. Bibano ve anlatıcı Germendia kardeşlerin ölümünden sonra karşılaştıkları Tombul'dan ortadan aniden kaybolan Alberto Luis Tagle'in medyada çıkan fotoğraflarından Carlos Wieder ile aynı kişi olduğunu öğrenirler....
Carlos Wieder, General Pinochet diktatörlüğünde yıldızlaşır. Carlos Wieder bir şair midir?, bir katil midir? İşkenceci midir? yoksa hepsi birden midir? şüphesi içinde romanı okurken Şili'nin yakın tarihini ve bir neslin hayatını, Roberto Bolano anlatımıyla belirsizlik, söylentiler, merak ve adeta sisli bir ortam içindeymişiz gibi çokça hikaye ile birlikte okuyoruz.
İyi okumalar..
duymadım iyimiş, latin edebiyatı çok iyi yaaaa :)
YanıtlaSilUzak Yıldız'ı Murat Gülsoy ve Ayfer Tunç söyleşilerinde anlattılar. Latin edebiyatını sevdiğim için ben de aldım okudum ve birde tanıtmak istedim :)) Latin edebiyatı bence de çok iyi :)
Silheey üç dört yıl önce birlikte söyleşi yapıyolardı eveet. ayfer tunç en sevdiğim yerli yazar yiaaa.
SilOnlar hala devam ediyorlar.. Sadece yazın ara var :) Deep, bende Ayfer Tunç okumak istiyorum. :)
Silyeşil peri gecesi ile başlaaaa :)
SilTeşekkürler :) Ayfer Tunç'u okuma listemin birinci sırasına aldım bile :)
SilKitabı duymamıştım. Listeye alalım. Teşekkürler :)
YanıtlaSilİyi okumalar :)
Sil